Obezite Cerrahisi

obesity-surgeries-gastric-logo-icon

Obezite Cerrahisi

Obezite Cerrahisi

Fiziksel estetiğin önemli unsurlarından birisi olarak vücuttaki yağ oranı, vücudun ağırlığının yanında estetik görünümü üzerinde de etkilidir. Bu noktada özellikle yoğun ve dengesiz beslenme, az hareketlilik, metabolizmaya bağlı nedenlerle vücudun başta karın bölgesi olmak üzere genelinde yağlanma oluşabilmektedir. Paralel olarak da hem genel sağlığı olumsuz etkileyebilecek durumlar hem de estetik açıdan istenmeyen bir görünüm söz konusu olabilmektedir. Egzersiz, diyet ve ilaç tedavileri zayıflama; vücuttaki fazla yağdan kurtulma konusunda bir çözüm olsa da kişiden kişiye sonuçlar değişiklik gösterebilmekte ve bazen bu yağlardan kurtulmak zorlayıcı olabilmekte ya da mümkün olmayabilmektedir. Obezite cerrahisi de bu noktada bir çözüm yöntemi olarak tercih edilebilen cerrahi bir yöntem olmaktadır.

Kimler Obezite Cerrahisinden Yararlanabilir?

Vücutta zayıflama için gerekli olan çeşitli yöntemlerden yararlanıldığı durumlarda ancak denen tüm yöntemlere karşın sonuç alınamadığında obezite cerrahisi tercih edilmektedir. Bu cerrahi yöntemden önce ise kişinin kapsamlı bir kontrol sürecinden geçmesi, uygulama gereği anesteziye ve cerrahi operasyona uygunluğu teyit edilmelidir. Hastanın vücut kitle endeksinin uygunluğu da obezite ameliyatları gereği dikkate alınmaktadır. Burada genel olarak hastanın vücut kitle endeksinin 40’ın üzerinde olması beklenmektedir. Eğer kişinin kitle endeksi 35-40 bareminde ise ve obeziteye bağlı olarak yaşam kalitesini etkileyebilen; obezite ile şiddetlenmesi söz konusu olabilecek hastalıkları (uyku apnesi, yüksek trigliserit, kalp hastalıkları, tip-2 diyabet, hipertansiyon, hipoventilasyon sendromu, karaciğer yağlanması vs.) varsa da bu uygulama önerilebilir.

Obezite Cerrahisi Çeşitleri Nelerdir?

Lorem ipsum dolor sit amet, consectetur adipiscing elit. Ut elit tellus, luctus nec ullamcorper mattis, pulvinar dapibus leo
Obezitenin tedavi edilmesinde tercih edilebilecek çeşitli cerrahi operasyonlar vardır. Bunların her biri farklı uygulama şekilleri ihtiva etmekle beraber aynı sonuca odaklı olarak tercih edilirler. Öte yandan operasyonun tercih edilmesinde kişinin sağlık kondisyonu dikkate alınmak kaydıyla hasta ve hekim görüşmelerinde birlikte karar alınır. Obezite cerrahisi çeşitleri arasından uygun olan opsiyon, hastanın da uygunluğu paralelinde planlanarak gerçekleştirilir.

Mide By-Pass

Dünyada obezite tedavisinde en yaygın olarak tercih edilen yöntemlerden birisi mide bypass operasyonudur. Obezitenin tedavi edilmesinde ve obezitenin neden olduğu hastalıkların giderilmesinde metabolik etkinliği oldukça yüksek olan bir yöntem olarak bilinir. Bu yöntemde genel olarak midenin iki parçaya ayrılması söz konusudur. Midenin küçültülmesine yönelik olan bu operasyonda öncelikle biri büyük ve diğeri küçük olmak üzere midenin ayrılacağı iki parçanın formu belirlenir. Bu operasyonda bölümleme ile oluşturulan küçük mide, ince bağırsağın belirli bir bölümü ve on iki parmak bağırsağı atlanarak yeniden birleştirilir. Bu uygulama ile öncelikli olarak hastanın rutinde kalori alımının kısıtlanması söz konusu olur ve ayrıca besin emilimi minimize edilir.

Tüp Mide

Mide bypass ile birlikte dünyada en yaygın olarak tercih edilen obezite cerrahisi operasyonu olarak bilinir. Türkiye’de de son yıllarda büyük tanınırlık kazanan yöntem, midenin %90’a kadarlık olan bir kısmının çıkartılarak, bir tüp olarak yeniden şekillendirilmesiyle gerçekleştirilir. Operasyonda midenin “fundus” adı verilen bölgesi tamamen çıkarılır ve kişinin iştahının azaltılması hedeflenir. Tüp mide yönteminde tedavi gören kişinin kalori alımı büyük ölçüde minimize edilir. Uygulaması kapalı olarak gerçekleştirilen tüp mide operasyonunda süre ise 1-2 saat kadardır. Uygulama sonrasında hastanın ilk iki hafta yalnızca sıvı gıdalar tüketmesi, ikinci haftadan sonra ise yumuşak gıdalarla beslendikten sonra normal gıdaya geçmeleri gerekir. Süreç boyunca iyileşmenin sağlanması ve vücudun vitamin/mineral alımının korunması için takviye yapılabilmektedir. Cerrahi uygulama sonrasında, bir yıllık periyod içerisinde %70 ile 80 arasında değişen bir kilo kaybı söz konusu olabilir. Operasyon sonrasında gıda tüketimi konusunda belirli kurallara uyulması; kişilerin küçük porsiyonlarla ve iyice çiğnenerek tüketime dikkat etmesi gerekmektedir.

Mide Balonu

Günümüzde birçok kişinin obezite ile mücadelede tercih ettiği yöntemlerden birisi olan mide balonu, zayıflama konusunda en basit opsiyonlardan birisidir. Bu yöntem ile endoskop kullanılarak mide içinde bir balon hafif anestezi ile yerleştirilir. İçinde sıvı ya da hava bulunabilen bu balonun yerleştirilmesi sonucunda midenin gıda kapasitesi azalır. Mide balonu operasyonu ile midenin tokluk hissine daha çabuk ulaşması mümkün olur. Balonun mide içerisinde kalabileceği süre maksimum 1 yıla kadar olmaktadır ve uygulama sonucunda kısa bir operasyonla mideden çıkarılmaktadır. Bu operasyon, diğer birçok obezite operasyonundan farklı olarak kişinin yaşam şeklinde hiçbir değişikliğe neden olmamakla beraber tedavi süresi boyunca az beslenme alışkanlığının kazanılması desteklenir ve tedavi sona erdikten sonra hem zayıflama sonucu hem de yeni bir beslenme alışkanlığı kazanılmış olur. Birçok açıdan avantajlı olan bu yöntemde yüksek obezite durumu ile karşı karşıya olanlar için diğer cerrahi operasyonlara hazırlık uygulaması da yapılabilmektedir.

Elips Yutulabilir Mide Balonu

Mide balonu ile tamamen benzer formattaki bu operasyonda, ince tüplü bir kapsül yutularak mideye yerleştikten ve hekim tarafından midedeki pozisyonu görüntülendikten sonra su yahut hava ile şişirilme yapılır. Anestezi gerektirmeyen bu operasyon sona erdirilmek istendiğinde valf aracılığı ile balon boşaltılarak sindirim sistemi yoluyla atılması sağlanır. Elips yutulabilir mide balonu ile yeme alışkanlığı şekillendirilmektedir.

Mide Bandı

Obeziteyle başa çıkma ve zayıflama yöntemi olarak 2000’li yıllarda büyük popülerlik kazanan ve günümüzde oldukça gelişmiş yöntemlerle uygulanabilen mide bandı uygulamasının bir diğer adı da mide kelepçesidir. Bu uygulamada mideye kısıtlayıcı uygulamayla obezite tedavisi hedeflenir. Uygulamada kapalı operasyon gerçekleştirilir ve midenin yemek borusunun girişinde, beslenmenin ne derece kısıtlanacağı dikkate alınarak genellikle 25-30 cc’lik bir alan oluşturulur. Bu alanı oluşturmak için mide etrafına ayarlanabilir özellikte silikon bir bant takılır. Uygulama esnasında diğer hiçbir organa cerrahi müdahale olmadığından, hasta yaşamı üzerinde yoğun etkileri olmayan, kolay bir operasyondur. Mide kelepçesi  istenilen kiloya ulaşıldığında gevşetilebilmektedir ve operasyon sonunda çıkarılabilmektedir.

Obezite Cerrahisi Hakkında Merak Edilenler

 Vücut kitle endeksi, yaşam tarzı ve obezitenin durumuna göre karar verilen farklı türlerdeki obezite cerrahisi seçenekleri, genel itibarıyla kişiye özel olarak belirlenmektedir. Burada hedeflenen zayıflamaya katkı sağlayacak beslenme düzeni değişkenliğini biyolojik unsurları etkileyerek elde etmek istenir. Genel olarak bir uzman kontrolü ile başlatılması, sürdürülmesi ve sonlandırılması gereken bu uygulamaların başarılı olabilmesinde kişilerin yaşam tarzlarını da doğru şekilde yönetmeleri oldukça etkilidir.

Obezite Cerrahi Operasyonlarından Önce

Tedaviyi görecek olan kişinin uygulama öncesinde uzman cerrahlar tarafından detaylı bir şekilde muayene edilmesi gerekmektedir. Bu muayeneler neticesinde de kişinin ilgili operasyonlara uygun olup olmadığı tespit edilir. Bu tespitin akabinde de hastanın kabulü ile farklı branşlar tarafından değerlendirilmesi istenir. Uygunluk tamamen belirlendikten sonra da operasyon öncesinde bazı laboratuvar testleri gerçekleştirilir. Obezite cerrahisi yöntemleri arasından uygun olan kararlaştırıldıktan sonra operasyon sürecine geçilir.
Balon uygulamaları haricindeki obezite cerrahisi uygulamalarında kapalı yöntemle cerrahi operasyon gerçekleştirilir ve genel anestezi uygulanır. Bu uygulamaların tamamında deneyimli cerrahi ekip görev alır ve uygulama sonunda uzman cerrah tarafından takibi gerçekleştirilir. Uygulamanın sonrasında hastanın durumu dikkate alınarak taburcu edilmeden önce bir süre kontrol altında tutulması istenebilmektedir.
Uygulama tamamlandıktan sonra kişiler çoğunlukla kısa bir süre içerisinde evlerine gönderilebilmektedirler ancak bazen hastanın kontrol altında kalması da gerekebilemektedir. Taburcu olan kişinin, uzman cerrah tarafından önerilen detayları mutlaka dikkate alması gerekir. Buradaki öneriler genel olarak kişiye özel olarak şekillendirilmiş bir diyet programını ve beslenme şekli önerileri yer alamaktadır. Obezitenin cerrahi tedavisi tamamlandıktan sonra kişinin belirli bir süre boyunca ağır fiziksel aktivite gerçekleştirilmemesi, yine belirli bir süreyle de egzersiz yapmaması gerekmektedir. Buna ek olarak uzman tarafından belirli periyodlarla kontrol talep edilecektir, bu noktada da operasyon sonrasında belirtilen bu süre aralığında mutlaka kontrollerea gidilmesi ve rutin muayenelerin aksatılmaması önerilmektedir.
Obezitenin çeşitli düzeyleri vardır ve bu düzeylerin her biri kişinin vücut yapısına, genel sağlık durumuna göre farklı etkiler yaratır. Bu noktada obezitenin tedavisinde de çok sayıda farklı yöntem vardır. Genel olarak en iyi obezite cerrahisi şeklinde bir ifade söz konusu olmamakla birlikte hangi tedavinin sizin için uygun olduğu hekim muayeneleri sonrasında belli olmaktadır. Muayeneler uzman cerrah tarafından çok kapsamlı olarak gerçekleştirilir, kişinin yaşam tarzı, metabolizması, geçmiş tedavi deneyimleri, beslenme alışkanlıkları ve varsa hastalıkları dikkate alınarak en uygun olan tedavinin hangisi olduğuna karar verilir. Obezitede hangi operasyon türünün sizin için daha olduğunun belirlenmesi konusunda destek almak için siz de Saluss Medikal ile iletişime geçebilirsiniz.
Vücut kitle endeksiniz ve yaşam tarzınız dikkate alınarak, cerrahi uygulama sonrasında belirli bir program tarafınıza önerilir. Uygulama sonrasında beslenme düzeniniz doğrudan etkilenecek olmakla birlikte bu süreci en sağlıklı şekilde desteklemeniz, elde edilecek olan sonucun başarısına önemli katkılar sağlayacaktır. Özellikle doğru, düzenli ve sağlıklı beslenmek; protein ağırlıklı olacak şekilde besinleri öğünlerde tercih etmek bu noktada önemli adımlardan birisidir. Obezite cerrahisi sonrası beslenme konusunda Saluss Medikal’in uzman cerrahları sizi detaylı olarak bilgilendirerek, nelere dikkat etmeniz gerektiğini aktaracaktır. Bu önerilere uygun bir şekilde beslenerek ve rutin kontrollerinizi takip ederek süreci izlediğinizde, 1 yıl gibi bir süre sonunda dikkat çekici düzeyde bir kilo kaybını sağlamanız mümkündür.
Obezite cerrahisi kapsamında yapılan tüm uygulamalar genel olarak besin emilimini azaltmaya, mide hacmini düşürerek daha az beslenme ihtiyacı yaratmaya yöneliktir. Bu kapsamda görmüş olduğunuz operasyon sürecinde kilo kaybını yakaladıktan sonra da beslenme düzeninize dikkat etmeniz, kötü alışkanlıklardan uzak durmanız gerekir. Düzenli ve sağlıklı beslenme takip edilmediğinde, obezite cerrahisi sonrasında tekrar kilo alınabilmektedir.
Tüm cerrahi operasyonlarda olduğu gibi obezite ameliyatlarında da bazı riskler vardır. Saluss Medikal’in uzman ekibi, operasyonda meydana gelebilecek tüm risk olasılıklarını minimize etmek üzere maksimum hijyen, kontrol ve hassas operasyon uygulamaları ile operasyonlarını gerçekleştirmektedirler. Operasyon sonrası uzmanınız tarafından belirli bir antibiyotiği kullanmanız önerilebilir, bu olası bir enfeksiyon riskini ortadan kaldırmak içindir.
Kapalı operasyon ile gerçekleştirilen obezite cerrahisi operasyonları, kapsamlı bir muayene süreci ve uzman bir cerrahi ekip eşliğinde gerçekleştirilmesine bağlı olarak genellikle bir yan etki beklenmemektedir. Vücutta bir iz meydana gelmesi de kapalı operasyonlarda mümkün değildir. Öte yandan kişinin durumuna ve koşullara bağlı olarak bazı kişilerin operasyon sonrasında sağlıklı bir süreç için takibi talep edilerek kısa bir süre taburcu edilmemesi gerekebilmektedir. Bu süreçlerin tamamı hakkında Saluss Medikal’in uzman ekibi sizi ayrıntılı olarak bilgilendirecektir.

Opening Hours